Günümüz rekabetçi turizm ortamında, destinasyonların yalnızca doğal ve kültürel kaynaklara sahip olmaları, sürdürülebilir bir turist akışı sağlamak için yeterli olmamaktadır. Bu bağlamda, destinasyon kavramı, bir bölgenin turistik çekicilik unsurları, altyapı olanakları, erişilebilirliği ve hizmet sunumu gibi çok boyutlu yapısıyla ele alınmaktadır. Destinasyon pazarlaması ise, bu çok katmanlı yapının sistematik bir biçimde yönetilmesi ve hedef pazarlara etkili biçimde sunulmasını amaçlayan stratejik bir süreç olarak karşımıza çıkmaktadır.

Çalışmada, destinasyon pazarlamasının gerekliliği, destinasyonların artan küresel rekabet karşısında kendilerine özgü imaj ve marka değerleriyle öne çıkma zorunluluğu vurgulanarak açıklanmıştır. Bu süreçte, klasik pazarlama karması unsurları (ürün, fiyat, dağıtım, tutundurma) ile turizmin bir hizmet sektörü olması dolayısıyla hizmet pazarlama karması unsurları (insan, fiziksel kanıt, süreç) ilave edilerek bu kavramlar destinasyon bağlamında yeniden yorumlanarak konumlandırılmıştır.

Ayrıca, destinasyonun planlanması, geliştirilmesi ve sürdürülebilir biçimde yönetilmesinde rol oynayan Destinasyon Yönetim Örgütleri (DMO)’nin işlevlerine yer verilmiş; bu örgütlerin paydaş koordinasyonu ve tanıtım faaliyetlerindeki merkezi rolleri vurgulanmıştır. Destinasyon pazarlama bileşenleri arasında yer alan destinasyonun çekicilikleri, destinasyona erişebilirlik düzeyi, altyapı hizmetleri, konaklama ve yiyecek -içecek olanakları, hizmet kalitesi açısından insan kaynağı, destinasyon imajı, destinasyon marka algısı, destinasyonun konumlandırılması gibi unsurların, destinasyonun rekabet gücünü farklı düzeylerde belirleyici ve etkileyici faktörler olduğu ortaya konmuştur.

Bu çalışma, destinasyon pazarlamasının teorik altyapısını ele almakta olup; destinasyonların sürdürülebilir gelişimine katkı sağlamayı amaçlamaktadır.