İklim değişikliği, aşırı fosil yakıt kullanımı sonucu atmosferde karbon gaz yoğunluğunu artırmaktadır.  Atmosferde artan karbon yoğunluğu güneşten yüzeye gelen ışınların uzaya geri yansıması esnasında ışınların çıkışını azaltarak dünya sıcaklığını artırmaktadır. Atmosfer artan karbon yoğunluğu ile dünya için bir sera etkisi oluşturmaktadır. Artan sıcaklık dünya için birçok olumsuzluğa neden olmaktadır. Bu olumsuzluklardan en önemlilerinden biri de iklim değişikliğidir. İklim değişikliği olumsuz sonuçları nedeni ile ekosistemleri, insanları ve insanların yaşam alanlarını tehdit eden en önemli sorunlardan biridir. Nüfusun yoğun olarak toplandığı kentler iklim değişikliğinin olumsuzluklarının kendini en çok hissettirdiği yerleşim yerleridir. Kentler, sera gazı üretiminin yoğun olduğu bu nedenle antropojenik iklim değişikliğinin yaşanmasına neden olan yerleşim birimleridir. Bununla birlikte kentler, özellikle nüfus yoğunlukları fazla olduğu için iklim değişikliğinin etkilerinin en fazla hissedildiği yerlerdir. Kentlerin iklim değişikliğinden en fazla etkilenen yerleşim yerleri olması sebebi ile kentlerin iklim değişikliğinin olumsuz sonuçlarına karşı kırılganlığını azaltmak ve uyum kapasitesini artırmak için bu yeni duruma uygun politikaların geliştirilmesi gerekmektedir. Geliştirilecek politikalar ile kentler başta iklim değişikliği olmak üzere çevre sorunlarına karşı dirençli hale gelmiş olacaktır. Bu bölümde, metin analiz yöntemi ile iklim değişikliğinin kentler üzerinde ki etkilerini ve bu etkilere karşı kentlerin direnç kapasitesinin artırma da hangi politikaların uygulanması gerekliliğini incelemektedir.