Kentleşme, Çevre ve Göç Politikaları

Volkan Turan (ed)
Uşak Üniversitesi
https://orcid.org/0000-0001-6261-8816

Özet

Kentler, sanayi, ticaret, hizmetler ve yönetim sektörlerinin yoğun olduğu, insanların geçimlerini bu sektörlerden sağladığı, yoğun nüfus barındıran, kendine özgü ekonomik, toplumsal, kültürel ve yönetsel örgütlenmeye sahip yerleşim alanlarıdır. Sanayileşme ve ekonomik gelişmenin sonucu olarak, kırdan kente göç ve uluslararası göç ile birlikte kent sayıları artmış, kentler büyümüştür. Doğal kaynakların verimsiz, kötü ve aşırı kullanılması nedeniyle kirlilik oluşmuş ve çevresel sorunların en çok yaratıldığı alanlar kentler olmuştur. Kentlerdeki nüfus yoğunluğunun artması kentsel ve çevresel sorunları çarpan etkisi yaparak büyütmüştür.

“Kent bir ayna”dır. Devletlerin ekonomik, hukuksal, yönetsel ve sosyal politikalarının yansımalarını/sonuçlarını bu aynadan görebiliriz. Seçilen birkaç örnek “Ayna” üzerinden tüm ülkeyi kapsayacak ölçekte politika sonuçlarını değerlendirebiliriz. Bu sonuçlar incelendiğinde ortaya çıkan sorunların çevresel ve kentsel eksikliklerin giderilmesi için politikalarda gerekli düzeltmelerin yapılmasını sağlayabiliriz. Politikaların kentteki yansımasının incelenmesiyle sürdürülebilir kentleşmeyi, ekonomik, çevresel, siyasal ve sosyal sürdürülebilirliği sağlamakla gerçekleşebiliriz.

Kentlerde doğal kaynakların aşırı, yoğun ve kötü kullanılması nedeniyle oluşan çevre sorunlarının giderilmesi, çevrenin korunması ve yaşam kalitesinin sürdürülebilir şekilde artışının sağlanması için kent ve çevre sorunlarıyla ilgili yeni yaklaşımlar ve politikalar uygulanmaktadır. İklim değişikliğinin dünyada yarattığı çevre sorunlarına karşı mücadele politikaları, çevreci kentleşme uygulamaları, Akıllı Kentler, Dirençli Kentler, Suya Duyarlı Kentler, Sessiz Kentler, Eko-kentler gibi sürdürülebilir kent modellerinin uygulanması sivil toplum örgütlerinin kent yönetimi ve kentsel dönüşüme katılımının arttırılması, uluslararası göç yönetişiminin sağlanması ve devletlerin iç göç konusundaki yasal, yönetsel politikaları ve uygulamalarında yapılan düzenlemeler kentleşme, çevre ve göç politikalarında yeni yaklaşım örnekleri olarak uygulanmaktadır.

Kitabımız beş bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde; İbrahim MAVİ,  “Kentsel Dönüşüm ve Yerel Direnç Hareketleri: Türkiye’de Yeni Kentleşme Pratikleri” başlıklı çalışması ile Türkiye’de kentsel dönüşümün hukuki ve kurumsal yapısı, yerel ve merkezi yönetimlerin rollerinin değişimini inceleyerek yasal düzenlemeler ve uygulama süreçleri üzerinden kapsamlı bir değerlendirme yapmıştır. Kentsel dönüşüm sürecinde ortaya çıkan sosyal, ekonomik ve mekânsal sorunlar ile yerel halkın direniş mekanizmaları değerlendirilerek katılımcı, sürdürülebilir kent yönetimi ihtiyacı vurgulanmış ve mevcut sorunların çözümüne yönelik öneriler geliştirmiştir.

İkinci bölümde; Serdar ŞENOL, “İklim Değişikliği ve Dirençli Kentler” başlıklı çalışması ile kentlerin iklim değişikliğinden en fazla etkilenen yerleşim yerleri olduğunu belirterek, kentlerin iklim değişikliğinin olumsuz sonuçlarına karşı kırılganlığını azaltmak ve uyum kapasitesini artırmak dirençli kentleri oluşturmak için bu yeni duruma uygun politikaların geliştirilmesinin gerektiğini değerlendirmiştir.

Üçüncü bölümde; Veysel BAŞUSTA ve Mustafa LAMBA, “Suya Duyarlı Şehirler ve Örnek Uygulamalar” başlıklı çalışması ile iklim değişikliğinin nedenlerini ortaya koymuştur. Özellikle kentlerdeki nüfus yoğunlaşmasının su kıtlığına ve su kirliliğine neden olduğunu, bu durumun insanlık için ciddi bir tehdit olarak ortaya çıktığını belirtmiştir. Suya Duyarlı Şehirleri oluşturmanın gerekli olduğunu belirterek, dünyadaki uygulama örneklerini hakkında bilgiler vermiştir.

Dördüncü bölümde; Mehmet ÖLMEZ ve Bülent BAYRAK, “Uluslararası Göç Yönetişiminin Bölgesel İş Birliği Bağlamında Kurumsal Yapılanması” başlıklı çalışması ile Türkiye ve AB’nin uluslararası göç yönetişiminde bölgesel iş birliği bağlamında kurumsal yapılanması açısından yapılan çalışmaları ortaya koymuştur.  AB ve Türkiye’nin bölgesel iş birliği kapsamında kurumsal yapılanma aşamasında olduğu ancak bölgesel ve yerel yönetimler ile sivil toplum örgütlerinin bu sürece yeterli düzeyde dâhil edilmediği sonucuna ulaşmıştır.

Beşinci bölümde; Jale TAŞOĞLU, “Türkiye’nin Suriyeli Sığınmacılara Yönelik Değişmeyen Göç Politikası” başlıklı çalışması ile 2011 yılında Suriye’de meydana gelen iç savaş sonrasında Türkiye’ye sığınan ve sayıları 4 milyonu aşan Suriyeli sığınmacılara yönelik göç politikasını ulusal/uluslararası mevzuat hükümleri üzerinden değerlendirmiştir. Göç konusunda, uluslararası sözleşme ve protokoller, Birleşmiş Milletler ve Mülteciler Yüksek Komiserliği klavuzları/kararları, Avrupa Birliği yönergeleri/direktiflerinden hareketle Türkiye Cumhuriyeti’nin uluslararası göç konusunda hazırladığı kanunları, uyguladığı göç yönetimi ve göç politikaları ortaya koymuştur. Suriyeli sığınmacıların hukuki statüleri ve bu statü çerçevesinde kendilerine tanınan hakları ve Türkiye’nin vazgeçmediği geçicilik temelli göç politikası incelenerek değerlendirmelerde bulunmuştur.

Kaynakça Gösterimi

Turan, V. (ed.) (2025). Kentleşme, Çevre ve Göç Politikaları. Özgür Yayınları. DOI: https://doi.org/10.58830/ozgur.pub783

Lisans

Yayın Tarihi

26 June 2025

ISBN

PDF
978-625-5646-16-3

DOI

Kategoriler