Bu kitap bölümü kapsamında, zorla yerinden edilen mültecilerin bir sosyal sermaye olarak çevrim içi sosyal ağları nasıl kullandıkları bilgisine erişmek amaçlanmıştır. Çevrim içi sosyal ağlar, bu çalışma kapsamında internet tabanlı Facebook, Instagram, TikTok gibi sosyal medya araçlarını ve WhatsApp, Telegram, Viber gibi anlık mesajlaşma uygulamalarını kapsayan üst bir kavram olarak kullanılmıştır.

Bu çerçevede, çevrim içi sosyal ağlarla ilişkili olan mevcut çalışmaların göç sürecinin ilk iki aşaması olan göç öncesi ve göç sırası aşamaları üzerine yoğunlaştığı görülmüştür. Buradan hareketle, göç sürecinin son ve en uzun evresi olan göç sonrası aşamanın bir unsuru olarak ekonomik kaynağa erişim sürecinde çevrim içi sosyal ağların rolünü anlamak alt hedeftir.

Çalışmanın yöntemi, literatür taraması ve dokümanların betimsel değerlendirmesidir. Bu kapsamda, uluslararası kuruluşların raporları (UNHCR, GSMAve ITU) ve resmi haber kaynağı (The Guardian) yoluyla ilgili konu hakkında anlayış geliştirilmesi amaçlanmıştır.

Çalışmanın sonucunda, mültecilerin çevrim içi sosyal ağlardan iki biçimde yararlandıklarına ulaşılmıştır: istihdam arama yöntemi olarak çevrim içi sosyal ağlar ve geçim kaynağının kendisi olarak çevrim içi sosyal ağlar.