Küresel Finansal Göstergelerin Volatilite Yayılımı Üzerine Bir Ampirik İnceleme
Şu kitabın bölümü:
Erdoğan,
B.
(ed.)
2025.
Finansal Analizde Güncel Yaklaşımlar.
Özet
Günümüz dünyasında finansal piyasalarda görülen belirsizliklerin çok hızlı bir şekilde küreselleşmesi, yeni finansal enstrümanların piyasalara dahil olması, teknolojik gelişmelerin finans sitemine entegre olması gibi durumların bir sonucu olarak finansal piyasalar arasındaki ilişkilerin analiz edilmesi giderek daha fazla öneme sahip olmaktadır. Bu çalışmada hem Türkiye ekonomisi hem de küresel ekonomi açısından finansal piyasalara yön veren BIST100 getirisi, VIX endeksi, Bitcoin getirisi, Brent petrol fiyatı, döviz kuru (USD/TRY), Ons Altın getirisi, 2 yıllık Türkiye CDS primi ve 2 yıllık Türkiye devlet tahvil faiz oranı ve ABD Dolar endeksi arasındaki etkileşim yapısı zamanla Değişen Parametreli Vektör Otoregresif (TVP-VAR) modeli ile analiz edilmiştir. Analiz, 01.09.2015 ve 01.09.2025 dönemine ait aylık frekansta veriler kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Analiz sonucunda VIX endeksi ve Brent petrol fiyatının net şok yayıcı konumunda oldukları ve karşılıklı etkiye sahip oldukları, BIST100 getirisinin ise net şok alıcı konumunda olduğu tespit edilmiştir. USD/TRY döviz kurunun büyük ölçüde içsel dinamiklerle hareket ettiği, Türkiye 2 Yıllık Tahvil Faizi ve DXY ABD Dolar Endeksi ise ikincil yayıcı kanallar olarak ön plana çıktığı görülmüştür. Araştırmaya konu olan dönemde değişkenlerin ortalama dinamik bağlantılık seviyesinin %36 seviyesinde olduğu ve değişkenlerin uluslararası portföy çeşitlendirmesi açısından birlikte değerlendirilebileceği sonucuna ulaşılmıştır. Küresel çapta yaşanan kriz, pandemi, savaş gibi olaylar, değişkenlerin dinamik bağlantılılık ilişkilerini bazı dönemlerde düşürmüş bazı dönemlerde de artırmıştır. Buradan anlaşılmaktadır ki küresel çapta yaşanan birtakım gelişme ve olaylar volatilite yayılımını, volatilite yayılımının gücünü ve yönünü etkiler niteliktedir. Bu sonuçlar ışığında gerek piyasa gözetimi gerek risk yönetimi için küresel göstergelerin ve yerel finansal koşulların birlikte, zaman boyutunu dikkate alarak izlenmesi gerektiğini göstermektedir.
