Afetler, meydana geldiği bölgeyi ve o bölgede yaşayan toplumu olumsuz etkileyen; maddi, manevi yıkımlara neden olan jeolojik ve klimatolojik kökenli doğa olaylarıdır. Yakın tarihte Türkiye’nin 10 ilini olumsuz etkileyen 7,7 ve 7,6 şiddetinde yaşanan depremler, afet konusunun üzerinde durulmasını gerekli kılmakta, bu alanda yapılacak çalışmalara duyulan ihtiyacı gündeme getirmektedir. Özellikle enkaz altında kalan bireylerin sosyal medya platformları aracılığı ile yer bildiriminde bulunabilme imkânı ve arama kurtarma çalışmalarının bu bildirimler yardımıyla daha kolay gerçekleştirilmesi “afet iletişimi” konusuna bir parantez açılmasını gerektirmektedir. Sosyal medyanın afet iletişimi noktasında sağladığı avantajlar dışında “sosyal medya dezenformasyonu” denilen, sosyal medyanın karanlık yüzü olarak nitelendirilebilecek konu da üzerinde durulması gereken bir diğer önemli husustur. Merkez üssü Kahramanmaraş kökenli depremde binlerce insanın kurtarılmasını sağlayan sosyal medya, kasıtlı olarak yayılan yanlış adresler nedeniyle birçok insanın olumsuz etkilenmesine, olması gerekenden çok sonra kurtarılmasına yol açmıştır. Bu çerçevede çalışmada, literatür tarama yöntemi kullanılmış, yapılan değerlendirmeler ile afet iletişimi konusuna dikkat çekmek amaçlanmıştır. Çalışma, yaşanan afetlerden yola çıkarak afet iletişimi ve dezenformasyon kapsamında sunulacak öneriler doğrultusunda, olası afet süreçlerinin en az zararla atlatılması için yol gösterici olmayı hedeflemektedir.