Sanayileşme ile birlikte yeni sektörler ve iş kolları oluşmuştur. Ortaya çıkan yeni sektörler ve çalışma alanları da insan gücüne ihtiyaç duymaktadır. İnsanlara çalışma alanları oluşturularak geçimlerini sağlamaları için maddi imkân sağlanmıştır. Aynı zamanda bu durum ülke ekonomisine de katkıda bulunmaktadır. İnsanların çalıştığı ortamlarda sağlığının ve güvenliğinin korunması önem arz etmektedir. Dünyada iş hayatında yaşanan kazalar ile mesleki hastalıkların sonucunda milyonlarca insan hayatını kaybetmektedir. Bu sebepten dolayı çalışma alanlarında sağlığı koruyarak güvenli çalışma yapmak için kurallara önem vermek gerekir. Bu kurallar ile yaşanacak kazalar ve sağlık sorunlarının önüne geçmek amaçlanmaktadır. Böyle durumların oluşmaması adına önlemler almak gerekir. Bu önlemlerin elbette ki bir de maliyeti söz konusu olacaktır. Ancak bu maliyet yaşanan bir olayın sonrasında açığa çıkan maliyetin çok daha az bir miktarıdır. Ülkelerin iş kazası verileri incelendiğinde birçok ülkenin kaza sonrası maddi harcaması milli hasılasının bir bölümüne denk geliyor ve bu çok yüksek bir değerdir. Sadece maddi olarak hesap edilen ve görünen maliyet olarak bilinen bu hesaplama içerisinde gizli maliyetler yer almamaktadır. İş yerleri yaşanan bir iş kazası sonucunda görünen maliyetlerin yanı sıra gizli maliyetler neticesinde de kayba uğrar. Bu kayıp bilinen maliyetin oldukça üzerinde bir maliyete denk gelmektedir. Hem maliyetlerin hem de insan ölümlerinin önüne geçebilmek için iş kazalarının önlenmesi ve iş sağlığı ve güvenliğine önem verilmesi dünya çapında gerekli olan bir konudur. Bu çalışmada iş kazası kavramının tanımlaması yapılarak yaşanan bir iş kazası neticesinde işverenlerin maruz kalmış oldukları maliyeteler incelenerek açıklanmıştır. Ayrıca ortaya çıkabilecek maliyetler ile olay öncesindeki harcanabilecek olan önlem maliyeti karşılaştırması yapılmıştır. Çalışma sonucunda yaşanan iş kazalarının gerçekleşmeden önceki önlem maliyetlerinin kaza sonrası harcanan maliyetlere oranla çok daha düşük olduğu tespit edilmiştir.