
Dijitalleşme: İletişim, Teknoloji ve Etkileşim
İndir
Özet
Dijitalleşme, çağımızın en belirleyici olgularından biri olarak iletişimi, toplumsal yapıyı ve insan etkileşimini köklü biçimde dönüştürmektedir. İletişim, tarih boyunca toplumsal yaşamın temelini oluşturmuş; en ilkel işaretleşme biçimlerinden bugün ceplerimizde taşıdığımız dijital cihazlara uzanan süreçte, teknolojiyle iç içe gelişmiştir. Dijitalleşme, yalnızca teknolojik bir ilerleme değil; bireysel, kültürel ve toplumsal düzeyde yeni dönüşümlerin öncülüğünü üstlenmiştir. Yaşanan bu dönüşümler, insanların, toplumların ve kuruluşların iletişim biçimlerine yeni boyutlar kazandırmaktadır. “Dijital İletişim: Teknoloji ve Etkileşim” başlıklı kitabımız disiplinler arası bir anlayışla geniş bir perspektif sunmayı amaçlayan sekiz bölümden oluşmaktadır.
Zeynep Ekmekçi, “Dijital Medya Okuryazarlığında Kuramsal Yaklaşımlar: Eleştirel, Toplumsal ve Bilişsel Perspektifler” başlıklı bölümü ile dijital medya okuryazarlığını kuramsal perspektifler çerçevesinde ele almakta ve kavramı epistemolojik, eleştirel, yapısalcı/post-yapısalcı ve kültürel boyutlarıyla incelemiştir. Yılmaz Alışkan tarafından yazılan “Dijital Medya Alanında Eşitsizlik ve Sömürü İlişkileri: Dijital Kapitalizm, Gözetleyici Kapitalizm, Dijital Uçurum ve Platform Kapitalizmi Kavramlarına Genel Bir Bakış” başlıklı bölüm dijital kapitalizm, gözetleyici kapitalizm, dijital uçurum ve platform kapitalizmi gibi kavramsal çerçeveler üzerinden dijital dünyanın günümüzdeki sömürü biçimlerini analiz etmeyi amaçlamıştır. “Dijital Aktivizmin Dinamikleri: İnternet Çağında Toplumsal Değişim ve Katılım” başlıklı bölüm yazarı Zehra Dursun, dijital aktivizmin katılım ve kapsayıcılığı güçlendirme potansiyeli, hızlı örgütlenme, baskı mekanizmaları, güvenlik ve etik denge sorunları ile güçlü medya okuryazarlığı ihtiyacı konularını ele almıştır.
Ahmet Özdemir, “Kamuya Açık Ama Kamusal Mı? Müşterek Dünya ile Akışkan Ağlar Arasında Kamusal Alanın Bugünü” başlıklı bölümü ile dijital çağda kamusallığın dönüşümünü tartışmaktadır. Arendt, Rancière, Habermas, Lippmann ve Sennett gibi düşünürlerin yaklaşımlarını bir araya getirerek dijital platformlarda görünürlük, hız ve kalıcılık arasındaki ilişkiyi analiz etmiştir. Meryem Arslan tarafından yazılan “Yönetişim ve Yerel Yönetimler: Belediyelerde Öne Çıkan Dijital Uygulama Örnekleri” adlı bölüm internet ve sosyal medya teknolojilerinin, halkın karar alma süreçlerine katılımını kolaylaştırarak şeffaflık ve hesap verebilirliği güçlendirdiğini ifade etmiş ve yönetişimin belediyelerde dijital araçlarla nasıl kullanıldığı analiz ederek e-yönetişim kavramını vurgulamıştır.
Hülya Er, “Sigorta Sektöründe Dijital Dönüşüm ve Müşteri Etkileşimi: Yapay Zekâ ve Blokzincir Tabanlı InsurTech Uygulamaları” başlıklı bölümü ile sigorta sektöründe dijital iletişim teknolojilerinin dönüşüm gücünü ve etkileşim biçimlerini incelemiştir. Yapay zekâ ve Blokzincir tabanlı InsurTech uygulamalarının verimlilik, güven ve müşteri deneyimini artırdığı; buna karşın siber güvenlik ve düzenleyici belirsizliklerin sektörde dikkatle yönetilmesi gerektiğini vurgulamıştır. Özge Nur Muslu, “Dijitalleşen Dünyada Terapist ve Danışan Arasındaki Sınırlar: Sosyal Medya ve Çift Taraflı Etkileşimler” adlı bölüm ile dijitalleşen dünyada terapist ve danışan arasındaki profesyonel sınırların dijital iletişim teknolojileri ve sosyal medya etkileşimleriyle nasıl yeniden tanımlandığını incelemiştir. Çalışmada, bu çift taraflı etkileşimlerin etik, klinik ve ilişkisel açıdan doğurduğu riskler tartışılmış; dijital mahremiyetin korunması, profesyonel kimlik yönetimi ve etik farkındalığın güçlendirilmesine yönelik öneriler sunulmuştur. Aysel Güney, “Dijital Güvenlik Bilincinin Eğitim Yoluyla Oluşturulması” başlıklı bölüm ile dijital iletişim teknolojilerinin yaygınlaşmasıyla artan güvenlik risklerine karşı eğitim yoluyla dijital güvenlik bilincinin nasıl geliştirilebileceğini incelemiştir. Çalışmada, çocuklar ve gençler başta olmak üzere bireylerin dijital ortamlarda farkındalık kazanmaları, güvenli kullanım alışkanlıkları edinmeleri ve bu sürecin eğitim politikalarına entegrasyonu üzerinde durulmuştur.
Çalışmada emeği geçen tüm yazarlarımıza teşekkür eder, okurlara keyifli ve faydalı bir deneyim dileriz.